ABD, Avustralya, Kanada ve İngiltere’deki eğitim öğretim yılı çoktan başlamış. Hatta bence hiç bitmemiş bile olabilir. Ne de olsa dört mevsim her türlü devam edebilecek olan bir eğitim bu.
Yalnız saatlari biraz tuhaf. Yani okula hafta içi yerine Cuma öğleden sonra itibariyle tüm haftasonu gitmek zorundasınız. Neyse ki sınıfta olmuyor dersler. Saha çalışması yapılıyor.
Hem de dağlarda bayırlarda değil, lokanta ve barlarda oluyor bu saha çalışmaları.
Vur patlasın çal oynasına dalmamak lazım tabi. Ne de olsa okula bir şeyler öğrenmek için gidiliyor, eğlenmek için değil.
Bir de müfredettan bahsedelim:
• Kadınlara kur yapmanın sırları
• Bilimsel yöntemlerle konuşma sanatı
• Duyusal algılama tekniklerinin incelikleri
• Dokunarak flört yöntemleri
• Vücut dili kullanma
• Belirgin duygusal bir atmosfer yaratma
• Hikaye anlatma
Yukarıda söylediğim ülkelerde düzenlenen Kazanova kurslarından bahsediyorum, ya da daha kibar tabiriyle “Kadınlara nasıl kur yapılacağını öğreten cazibe seminerleri”.
Neyse ki sınıflar da kalabalık olmuyor; 7-8 kişiden oluşuyormuş.
Bahçede sıraya girmek de yok. Bir otel lobisi ya da lokantada falan buluşulup, müfredattaki konuların teorik olarak üzerinden geçildikten sonra, akşamları da bir barda toplanarak kazanova adayı öğrencilerin gündüz öğrendiklerini pratiğe dökmeleri sağlanıyormuş.
Kursun sonunda da karne olarak ne alıyorlar bilmiyorum. Herhalde eğitim-öğretim döneminde bir kadınla yakın temasa girmek falan takdir belgesinden sayılıyordur, yıldızlı pek iyi.
Hoş iki teorik olarak iki göz süzme, bir iki kaş kaldırma öğrenilip, barda bir takım hanımlar üzerinde pratik yapılınca kazanova mı olunur!! Sonradan görme çapkından daha ileri bir şey çıkmaz. Ne de olsa kazanova olunmaz doğulur:)