Sunday, May 31, 2009

BURNUNUZ NE KADAR KOKU ALIYOR?


Kokular size de sürekli birşeyleri anımsatır mı? Ne bileyim belki öğrencilik yıllarınızı, belki yıllarca önce oturduğunuz evinizi, belki eski bir arkadaşı ya da eski bir sevgiliyi. Bir anda bir koku alırsınız, birden çok uzun zaman öncesine ve belki de çok uzak diyarlara gidersiniz. Bu olay bana da çok olur. Bazen anaokulumu, bazen ortaokuldaki sınıfımı hatırlarım. Kimi zaman da eskiden kullandığım parfümlerden birinin kokusunu alırım, o parfümü kullandığım dönemde olan herşey gözümün önünden film şeridi gibi akıp gider. Üzüntülerimi hatırlarım içim burulur, sevinçlerimi hatırlarım gülümserim, komik olaylar gelince de aklıma kahkalarla gülerim. Azıcık bir koku sayesinde hemde. (Bu kokulardan bahsederken mutlaka bir parfüm olmak zorunda değil tabi, bu koku bir mekanın kendine has olan kokusu da olabilir.) Ama şimdi yaz ayındayız ya, herkes misler gibi parfümlerini sürünüyor iyice, etrafta bir koku cümbüşü. Benim kafam allak bullak oluyor tabi. Sağdan soldan aldığım kokuların herbiri bir anda beni farklı farklı yerlere götürüveriyor. İstemeden hatırlamak istemediğim zamanları hatırladığım da oluyor, deli gibi geriye dönmek istediğim zamanları da. Sabahın köründe bir telaş servise yetişmeye çalışırken çiçek kokuları geliyor bazen de burnuma, tatil yapma bunalımına giriyorum. Çünkü biliyorum ki bir saat sonra 10 saatliğine ofise kapanmak zorunda kalacağım.Bilimsel açıdan ne kadar doğru bilmiyorum ama sanırım insan beyninin en duyarlı olduğu şeylerden biri kokular herhalde. Çünkü insanın beyninde hemen hatıraları uçuşturmaya başlıyor. Pişmanlık, üzüntü, sevinç, heyecan duyguları birden canlanıveriyor. Bu koku olayını şarkılara da benzetebiliriz birazcık. Eskilerden tanıdık bir melodi duyduğumuzda o günlere dönüveririz ya mesela. Arkadaşlarınızla en sevdiğiniz şarkı da olabilir, ilk aşkınızla ilk dansettiğiniz ya da ilk gözyaşı döktüğünüz şarkı da. Sonuçta kokular da şarkılar da insanı çağrışım yoluyla bir yerlere taşıyor. Her ikisi de bir süreliğine sineye çekilmiş duyguların harekete geçmesine neden oluyor.En iyisi müzik setine en sevdiğiniz parçayı koyup, masanın üzerine yerleştirdiğiniz mis gibi kokan çiçekleri seyrederek hayatın keyfini çıkarmak. Çünkü iç daraltan bu sıcak ve yoğun günlerde sıkıntıdan kurtulmanın en keyifli yolu bu bence. HÜP NOT: Bu aralar en çok özlediğim yatağımın kokusu, çünkü içinde o kadar az kalıyorum ki, daha ona doyamadan ayrılıyorum.

Related Posts with Thumbnails