Thursday, June 25, 2009

SIKI CAN


Bir adam vardı canı sıkılan, canı sıkılan...
Çok fena dilime takılmış durumda bu aralar. Sürekli kafamın içerisinde çalan fon müziğim bu. Hatta neden canı sıkılan bir adam diye de merak etmiyor değilim. Bir kız vardı canı sıkılan, canı sıkılan diye de bir versiyonunu hararetle bekliyorum. Hep canı sıkılanlar adamlar mı olacaklar, bizim de canımız sıkılabilir. Peki can sıkıntısının ilacı ne olmalı. Reklamdaki gibi cep interneti keser mi dersiniz? Şahsen beni kesmez... Bence hiç bir bayanı da kesmez. Belki de reklamın kadın versiyonu olmamasının nedeni bu olabilir, hedef kitleden sapmış olabilirlerdi çünkü...Hadi erkeklerin sıkıntı ilacı cep interneti oldu da, bizimkisi ne olsun. Eskiler canı çok sıkılanlar için sıkı can iyidir kolay çıkmaz ya da canı sıkılana bir koca lazım derlerdi. Kolay çıkar mı çıkmaz mı bilmem ama kocanın da kesinlikle tamamen bir eğlence ve keyif unsuru olacağından çok emin değilim. Eğlenceli tarafları olabileceği gibi, evlilik kurumunun doğası gereği kadına düşen sorumlulukların tekrar iç daralmasına yol açma ihtimali de çok yüksek. Çamaşır, bulaşık, yemek, temizlik falan filan. Ama canı sıkılan adama bir eş lazım lafı bence daha doğru olurdu. Ekmek elden su gölden:) Bir de yanında cep interneti olursa tadından yenmez. Bir kadın için çözüm ne olmalı peki? Güzel bir yerde yemek, kısa bir tatil, indirim sezonundan ucuza alınmış bir sürü şey, çikolata, biraz iltifat, kuaförde geçirilmiş bir saatten sonra güzel saçlar, bakımlı eller...Yoksa her an ulaşılabilir internetmiş, plazma televizyonmuş, ilerleyen teknolojiymiş, bize gelmez bunlar. Elle tutulur şeyler lazım bize :)
Related Posts with Thumbnails